6 Aralık 2007 Perşembe

Kitap - Buket Uzuner - İki Yeşil...

“Uygarlık, doğal düzenin bozulması anlamına geldiğinden, her toplumsal reform, aslında uzak geçmişe bir dönüştür ve başlangıçtaki bozulmamışlığa ulaşmak amacındadır. Yüce Aklın Erdemi’nde böyle diyordu Lao-Tse”
Buket Uzuner – İki Yeşil Sayfa Susamuru 28

“Yakın çevresinde ölüm yaşamamış genc insanlar, dostlukları ve sevgileri bol keseden harcarlar!”
Buket Uzuner – İki Yeşil Sayfa Susamuru 30

“İnsanların pek çoğunun, inanmış, hiç inanmayacak gibi görünenlerin bile, özellikle ilk gençliklerinde ‘ömür boyu sürecek’, ‘güllük gülistanlık’, ‘tek yastıkta kocanacak’ bir kadın erkek ilişkisine en saklı, en özel köşelerinde ayırdıkları, gizlice şımartılmış, adeta gelişmesine göz yumulmuş bir inanç bulunuyor. Bu belkide kendimize sakladığımız bir peri masalıdır…”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 38

“Birinin iyi niyetini istismar etmek, o iyi niyetin başkalarına sunulmasını yok eder.”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 76

“İnşallah hatalarını anlar, sizlerin yüzsuyu hürmetine, yeniden birleşirler evladım. ‘Yüzsuyu demek, gözyaşı anlamına mı geliyordu ?’”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 109

“Fiziksel hastalığı olan aspirin ya da tylenol alır, ruhu ağrıyorsa karar alır. Öyle yaptım!”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 157

“Bir kadınla bir erkek arasında kimyasal bir ilişki varsa – ki bu pek de zor değil – ilişkinin düşünsel yanını tamamlayan tek şey ‘anlaşabilmek’tir. Bir ilişkiyi sürekli ve uyumlu kılacak tek tılsım budur!”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 224

“Kıskançlık, sahiplenme hastalığının korkunç bir sonucudur.”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 227

“Bana sorarsan, ben de duygusal konularda, bir kadın kadar duyarlı, ince, hassas ve duyarlı bir erkeğin olabileceğine inanmıyorum. Neden mi ? Çok basit! Çünkü bir erkek başka bir varlığa hayat kazandıramaz. Ancak dolaylı olarak katkıda bulunabilir. Yani, bir erkek doğuramaz, bir insan yavrusunu içinde büyütüp, onu hayata kazandıramaz. Ya da hayatı o yavruya kazandıramaz. Doğursun, doğurmasın, bu duyarlılık dişi insanların yüreklerinde yüzyıllardır taşınarak, bugünkü kadını oluşturmuştur. Genetik bir olgudur bu.”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 232

“Halbuki ayrımcılık, ayırdığın şeylerden birine yüklenen negatif anlamla oluşur.”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 232

“Zaman bir çizgi değil bir boyuttur. Tıpkı boşluğun boyutları gibi. Eğer boşluğu bükebilirseniz, zamanı da bükebilirsiniz. Ve eğer ışıktan daha hızlı haraket edebiliyorsanız, geçmişe yolculuk edebilir ve aynı anda iki yerde birden varolabilirsiniz.
(Paul Davies, Carl Sagan, John Gribbinve Stephen W. Hawking’den esinlenerek )
Margaret Atwood”
Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru Sayfa 263

Hiç yorum yok: